NİYET

NİYET

Aslı nereden başlayacağını bilemiyordu. Sürekli yapmaya niyetlendiği ama bir türlü adım atamadığı istekleri vardı. Haftada iki gün yüzmeye gitmek, üç gün pilates yapmak, sağlıklı beslenmek ve kilo vermeye başlamak istiyordu. Fakat, vakit bulamıyordu. Anaokulundaki işleri o kadar yoğundu ki , her gün ajandasına yazıyor ama sürekli  araya planda olmayan bir şeyler giriyordu. Erteliyor ama bir türlü başlayamıyordu. Böyle olunca da hepsine birden başlamaya niyet ediyor, başlıyor ama bir haftadan fazla  sürdüremiyordu. Yeniden başlamak istediğinde de tekrar adım atması ilkinden daha uzun sürüyordu. 

Bu sefer de öyle olmuş, istekleri altında ezilip kalmıştı Aslı.

İnsan en çok mutlu ve başarılı olmaya niyet eder.

Aceleci olan insan mutlu ve başarılı olma niyetiyle aynı anda pek çok çıraklık başlatır. İnsan yeni bir şeye başladığında onu zorlu günler bekler, doğru tepkiler verdikçe bu durum zamanla geçse de süreçte çok yorulur. Üstesinden  gelemediğinde de çözümü, başladığı işleri yarım bırakmakta bulur. İnsan bir bilse "hayatta herşeyde olduğu gibi yapabileceklerinin de bir sınırı var", o zaman istekleri sıraya koymanın önemini de anlar. 

Şimdi size soruyorum!

Bir insan henüz kendi problemlerini çözemezken, başkalarına "sorumluluklarını yerine getirme, problemlerini çözme" konusunda nasıl yardım edebilir? 

Nasıl insan yetiştirebilir?

Etrafındakilere nasıl iyi bir model olabilir? 

Bizler bu hayatta hedefler belirleriz. 

Elimizde sanki sihirli bir değnek varmış gibi bir anda hedefimizle ilgili tüm sorunları halletmeyi isteriz. Bununla ilgili gereken bedeli ödemediğimizde bunun altından kalkamayız. Çünkü aynı anda birçok şey yapmaya niyetlendikçe bir türlü başlayamayız. Yapılması gerekenler gözümüzde büyür de büyür. Erteleyip dururuz ve erteledikçe daha da büyür oynadığımız oyun.

Hayat niyetlendiğimiz o hedefi gerçekleştirmek için gerekeni yapmamızı ister ama irademiz o adımı atmaya yetmez. 

Burada gözden kaçırdığımız yer "hiçbir değişim, dönüşüm, öğrenme bir anda olmaz" kısmı. Hepsi adım adım gerçekleşir. 

Bir insan yapmak istediği işin başını basitleştirdikçe harekete geçebilir. Sonra da azmettikçe adım adım isteğine yaklaşır.

Niyet ana kapıdır.

İnsan bir karar aldığında her şey ona göre dizayn olmaya başlar. Önemli olan kararı alırken sahip olunan niyettir.

Bu hayatta her şey niyetle başlar ve niyet yönümüzü belirler. 

Dolayısıyla insan zihni yapabilecekleri için kanıt ister. Bugün neyi başarıyorsa yarın daha fazlasını yapabilecek hale gelebilir. Daha önce topluluk önünde hiç konuşmamış ve bundan korkan bir insan, mücadele ederek bu korkusunu yenebilir. Bir gün o sunum zamanı geldiğinde, davetlilerin önüne çıkması gerektiğinde tabii ki çok heyecanlanır ama çıkar sahneye başlar anlatmaya. Heyecanı onu durduramaz, korkmasına rağmen adım atabilir. 

İnsandan istenen, hedefe hemen varması değil, o hedefe adım adım yaklaşmasıdır. 

Hızla değil, yavaş yavaş ve emin adımlarla. 

Bu yolculukta attığı her adımda çaba göstererek ve mücadele ederek azimle hedefine varmayı öğrenir. Öğrendikçe daha çok çabalar ve daha çok öğrenir. Sonunda onu durduran, yavaşlatan ne varsa zamanla onlara karşı dirayeti artar.

Aslı bunları düşünürken, hemen uygulayabileceği faydalı bir karar verdi. Tek bir hedef koyup ona niyet edecek, ona yoğunlaşacaktı. Onu devam ettirdiğine ikna olunca da başka bir hedef daha belirleyecekti.

"Doğru sebepleri oluşturmaya odaklandığımızda, doğru sonuçlar elde edebiliriz" diyordu kendi kendine.

Aslı için yepyeni bir gün ve yepyeni bir dönem başlıyordu.

Hadi hayırlısı...