ÇEK İÇİNE HAYATI İÇİN YANA YANA
İnsan, nasıl bir hayatın içinde olacağını bilmeden gelir dünyaya. Mücadele de o an başlar. Gözlerini açar, son ana kadar almaya devam edeceği ve onu hayatta tutacak olan nefesi ciğerleri yana yana içine çeker. İlk acıyı da o an hisseder. Ağlayarak başlar hayata ve bu, neyle sınanacağının da açık bir delilidir. Hayatı boyunca mücadele edeceği, çabalayacağı şey de acıdır aslında.
ACI…
Süreyya da böyle açtı
gözlerini Almanya’da. İlk öğreneceği şeylerin özlemek ve beklemek olacağını
bilmeden çekti içine ilk nefesini. Hayatının ilk yıllarını öğrenerek, anlamaya,
anlamlandırmaya, tanımlamaya çalışarak geçirdi. Aynı bizler gibi. Bizler de
kendi öykümüzde tanımladık acıyı. Kendi sahnelerimizde öğrendik neşeyi
ve sevinci. Kimisine acı olan, kimisine normaldi. Kiminin neşeli olduğu
sahne, kimisine hüzündü. Herkesin sahnesi farklı ama süreci aynıydı. Hayat, acısı
ve tatlısı ile birlikte giden bir yoldu. İnsan sadece öğreniyordu ve öğrendikleriyle
de sınanıyordu.
Bir gün geldi ki Süreyya için
o gün, ayrılığı özlemi ve beklemeyi öğrenme vaktiydi. Yaşı küçük olmasından
dolayı süreç ona zor gelmemişti çünkü farkında değildi. Oysa Almanya’dan
ayrılıp başka bir ülkeye, Türkiye’ye gidiyordu. Kültürü farklı, dili farklı,
yaşam stili farklı bir ülkeye göç ediyordu. Süreyya’nın hayatı boyunca
yaşayacağı göç hikayesi tam olarak anlayamadan, o gün başladı.
Süreyya artık göçebe Süreyya idi.
Yeni yerlerde, yeni
insanlarla nefes almaya, bağ kurmaya çalışan Süreyya. Bundan sonra onun için her
yenilik, bir mücadele sebebi oldu. Bir yere bağlanıp, orada kök salmamayı da bu
yıllarda öğrendi. Kontrolünde olmayan sebeplerden dolayı ayrıldığı yerler için
üzülmemeyi, bir eşyaya, eve, mekâna anlam yüklememeyi böyle böyle öğrendi.
Bağımlı olmamanın ne demek olduğunu bilmeden, bağımlı olmamayı öğrendi. Değerli
ve anlamlı olanın, asıl kıymetli olanın, kurduğu bağlar olduğunu, bunlar için
verdiği mücadelenin ona katkısını yıllar sonra fark edecekti Süreyya.
Onun hayatında hep iyiler olmadı ama her insandan bir deneyim elde etti.
Herkesten bir şeyler
öğrendi. Bunlar yapması ya da yapmaması gereken şeylerdi. Yıllar geçti ve yıllar
sonra yaşadığı her olayın, her durumun, karşısına çıkan her insanın yani
mücadele etmesi gereken her öykünün onu şimdiki haline getirdiğini fark etti.
Ayrılık…
Yalnızlık…
Haksızlık…
Nankörlük…
Kayıp…
Varlık…
Yokluk…
Mutluluk…
Mutsuzluk…
Başarı…
Başarısızlık…
Her öykü bir sınav ve onun
hayatına yeni bir deneyim oldu.
Meğer, mücadeleye şikâyet
etmeden devam etmek marifet kazandırıyormuş.
Meğer, bazen vazgeçmek
bazen de vazgeçmemek gerekiyormuş.
Meğer insan problemlerine
çözüm ürettikçe hayat kalitesini arttırıyormuş.
Meğer çözüme odaklandıkça,
insanın daha zor problemlerle karşılaşmasının sebebi “dağa göre kar” meselesiymiş.
Anladı anlamasına Süreyya da bu arada kabuk da bağladı.
Bu kabuk onun netliğinin
ve cesaretinin sembolü, gücünün yansımasıydı. Dışı kabuk bağlarken kalbi de bir
o kadar yumuşadı ama yakınında olmadan anlaşılamayacak kadar da gizlendi o
yumuşaklık. Süreyya’nın lezzetli arkadaşlığını ancak onunla yakın ilişkide olanlar
bilirdi.
Mücadele ederken canının
yanması, aynı spor yaparken kas yanmasının o kası güçlendirmesi gibi güçlendirdi
Süreyya’yı. Kendisine, ‘’Bu ne sertlik’’, ‘’Bu kadar katı olmana gerek yok’’
diyenlere, yüzünde hafif bir gülümseme ve gözünde hüzünle cevap verirdi. Kendisi
de kalbindeki sıcaklık ve huzurla yoluna devam ederken, hayatın en büyük
gerçeğini içinden mırıldanırdı.
“Mücadele ve çaba olmadan
güç ile merhamet artmıyormuş meğer.
Meğer önemli olan insanın
içindeki yangın devam ederken mücadele edebilmesiymiş.”
Ve kalbinden gelerek dua
etti Süreyya.
Kime?
Şu anda kendini darda
hisseden herkese!
“Dilerim içinde yangını
hisseden herkes onu söndürebilecek güce ulaşabilsin.
O güç ilişkilerinde
merhamet, cesaret ve şefkat olarak can bulsun.”
Acı... Çok samimi kaleme alınmış :)
YanıtlaSil🥺🥺çok güzel bir makale olmuş, çok etkilendim .
YanıtlaSil“Dilerim içinde yangını hisseden herkes onu söndürebilecek güce ulaşabilsin.
YanıtlaSilBende aynı dileklerle bulunuyorum.
Pek çok insanın hayatına dokunan bir yazı olmuş. Emek verip kalene alanlara teşekkür ederiz.
Çok içten yazılmış.. Çok derin bir yazı. Teşekkürler...
YanıtlaSilAcı yı tanımlama süper olmuş.
YanıtlaSilÇok samimi ve içten yazılmış.
Ders çıkarılacak önemli detaylar var.👍🏼
Acı ve mücadelenin insanı nasıl olgunlaştırdığını çok güzel ifade etmiş :)
YanıtlaSilçok güzel anlatılmış çok dokunaklı bir makale olmuş eminim kendinden çok şey bulmuştur herkes.
YanıtlaSilO güç ilişkilerinde merhamet, cesaret ve şefkat olarak can bulsun.” İnsajın yaşamının içinden geçerken canının yanmadı onu kabuğu sert yapar. O ise kalbini katılaştırmamıştır. O gücü kalbinden gelir. Ağzınıza sağlık.
YanıtlaSilHer zorlukla beraber mutlaka kolaylık vardır. O zorluklarla mücadele ederken insanoğlu kolaylıkları göremeyebiliyor. İnşaALLAH görenlerden oluruz
YanıtlaSilHisli bir yazı, derinlere tasıdı(:...
YanıtlaSilSüreyya herkesin gıptayla bakacağı bir profil ya da herkesin sonucuna hayran olacağı ama Süreyya’nın arkasındaki tecrübelerin her biri acı kokuyor gerçekten.Kendi tecrübelerime çok yakın olduğu için belki çok beğendim.
YanıtlaSilİnşallah ödediğimiz bedeller bizde her yaşta su taşıyacak cesareti ve merhameti oluşturur.
Acılardan sonra insan ne kadar "meğer" diyor, ne kadar çok şey öğreniyor. Her insanın yolunun kesiştiği bir kavşaktır acı. Yüreklerimize dokundu. Öğrendiklerimizi hatırlattı. Teşekkürler :))
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı olmuş emeğinize sağlık
YanıtlaSilGerçek gücün sertlik olmadığını, acizlikten kurtulmak olduğunu anlayıp hayatımızda gerçeklik kazanması duasıyla. Elinize, emeğinize sağlık.
YanıtlaSilÇok güzel anlatılmış ,iç dünyasında yaşadıklarını yazıya dökmüş emeklerinize sağlık teşekkürler sevgiler
YanıtlaSilRuha dokunan bir makale... Süreyya 🤍 yaşadıklarına bakabilmesi, düşünmesi ve ders çıkarması...
YanıtlaSilNe güzel yazılmış, sıcacık çok samimi bir yazı. Ellerinize sağlık
YanıtlaSilNe güzel bir dua Amin amin amin
YanıtlaSilÇok güzel ve anlamlı bir yazı olmuş, hayata dair. Emeğinize, klavyenize sağlık…
YanıtlaSilNasıl samimi... nasıl içten.
YanıtlaSilRağmenlere rağmen ortaya konulan in kiymetini ispatlarcasina
Emeğinize sağlık. Çok güzel bir yazı olmuş☺️
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı olmuş. Kaleminize sağlık.
YanıtlaSilMücadeleyi bana sevdirdi...
YanıtlaSilİçten, samimi, sıcak ve bir o kadarda acı… Süreyyanın kaleminden dökülen her dua ya İçten bir Amin Amin Amin.
YanıtlaSilTeşekkürler…
Yüreğinize sağlık🌷
YanıtlaSil"Yıllar geçti ve yıllar sonra yaşadığı her olayın, her durumun, karşısına çıkan her insanın yani mücadele etmesi gereken her öykünün onu şimdiki haline getirdiğini fark etti." bu farkediş insanı nasıl özgürleştirir, hafifletir. Özgürleşmiş Süreyya'ya selam ve sevgiler.
YanıtlaSilYaşadığımız her acı tecrübeyle güçlenebilmek ve yumuşacık bir kalbe sahip olmak dileğiyle...Teşekkürler
YanıtlaSilOlması gereken insan olana kadar bu yangın bizimle her daim var olacak bence. İnşallah, hepimiz için bilincimiz doğrultusunda kendimizi kaybetmeden hatalarımızın yanlışlarımızın üstesinden iyi bir şekilde marifetleşerek çıkışımız olur.
YanıtlaSil“O güç ilişkilerinde merhamet, cesaret ve şefkat olarak can bulsun.”
YanıtlaSilSüreyya’nın gibi o acılarla olgunlaşırken, O gücü verenin gerçek sahibinine nasıl tutunduysa unutmadıysa, bizlere de vermesi dileğiyle.
Kalbe dokunan, geçmişe götüren, gelecekten umut kesmeyen bir makale olmuş. Kaleminiz bereketli olsun her zaman 🕊
Çok yürekten amin diyorum böyle samimi kalpten çıkmış duaya
YanıtlaSilAcılar karşısında şikayet etmeden durabilmek Ah bir durabilsek.Şikayet ederek kendimizi rahatlattığımızı zannederiz, acılarımızı arttırıp kendimize zulmettiğimizi bir görebilsek. Kaleminize sağlık güzel bir yazı olmuş.
YanıtlaSilHayatın içinde kabuk bağlarken yumuşayabilmek, çok güzel anlatılmış, emeğinize sağlık
YanıtlaSilAminnnn...
YanıtlaSilİnsan acı çekmek istemese de , insanı olgunlaştıran maalesef acı oluyor.
Acı gerçekte nedir ve insan neden mücadele ederi çok güzel anlatan bir yazı olmuş 🌸
YanıtlaSilYazanın gönlüne sağlık :) Güçlendireni farkedip merhametli olabilmek dileğiyle…
YanıtlaSilİnsanın ne zaman, neye rağmen devam edeceğini bilmesi ne büyük konfor… Ellerinize sağlık
YanıtlaSilO kadar samimi aktarılmış ki, her insanın yaşamında işte ben burada tamda bu duyguyu yaşamıştım, acı duymuştum, öfkelenmiştim, kendime acımıştım, nankörlük görmüştüm, gerçekliğini bulacak ve bulduğunda yaptığı mücadele için kendine sarılacağı bir makale.
YanıtlaSilKalben Amin inşaAllah 🕊
Kaleminize kuvvet 🤍
Güzel
YanıtlaSilAmiiin... meğer samimiyetin ve merhametin önemi güçlenmekten geçiyor, ve içinde yangınlar devam ederken mücadeleye devam etmek hayat seni elemeden kendini elememek.. harika lezzetli bi yazı olmuş elinize sağlık...
YanıtlaSilÇok güzel anlatılmış deneyimler ve çıkarımlar.Ellerinize sağlık..
YanıtlaSil“Dilerim içinde yangını hisseden herkes onu söndürebilecek güce ulaşabilsin.
YanıtlaSilO güç ilişkilerinde merhamet, cesaret ve şefkat olarak can bulsun.” Amin 🤲🏼
Yolu açık olsun, içi yana yana hayatı vazgeçmeden devam edenlerin .Çok güzel bir yazı olmuş.
YanıtlaSilÇok içten, samimi ve etkiliyci bir yazı olmuş. Emeğinize sağlık...
YanıtlaSil“Mücadele ve çaba olmadan güç ile merhamet artmıyormuş meğer.“ çok etkiledi bu cümle beni..
YanıtlaSilTekrar tekrar okumanın iyi geldiği yazılardan🤍 Süreyya... "Meğer önemli olan insanın içindeki yangın devam ederken mücadele edebilmesiymiş.”
YanıtlaSilMeğer insan doğru çabayı, mücadeleyi, azmi göstermedikçe hedefine de ulaşamıyormuş.. Yaşadığı her ne olursa olsun deneyim çıkartıp yoluna devam etmek.. Kavuştuğu güç ile de ilişkilerine şefkatle kucak açmak..
YanıtlaSilNe güzel dua, aminnn inşALLAH...
Deneyimin önemi çok güzel vurgulanmış, emeğinize sağlık
YanıtlaSil“Dağa göre kar” meselesi...
YanıtlaSilAcıyı tatmadan insan olgunlaşamıyor. Ama o acı olmasa mücadele de etmezdik.
YanıtlaSil