SATRANÇ ŞAMPİYONU
SATRANÇ ŞAMPİYONU
Ahmet şampiyonluk kupasını alır almaz arkadaşlarıyla başarısını kutlamak için büyük bir heyecanla her zaman görüştükleri mekâna gitti. Yarışmada neler olup bittiğini ve hangi hamlelerle şampiyon olduğunu anlatacaktı.
İçeri girer girmez mekana göz gezdirdi ama gelen yoktu.
Arkadaşlarını göremeyince şaşırdı.
"Beklerim, birazdan gelirler diye" içinden geçirdi ve masada oturmaya başladı. Kırk beş dakika olmuş hala kimse yoktu. "Bir kahve içeyim" gelirler diye diye, dördüncü kahvesini yudumlarken peş peşe mesajlar geldi arkadaşlarından.
Son anda işleri çıkmıştı ve kutlamaya gelemeyeceklerdi.
Sevinci ve heyecanı yarıda kalmıştı.
Bulunduğu mekan yarı karanlık, boğuk ve daralmış gibiydi. Hayal kırıklığı içinde dışarı çıktı ve bir banka oturarak derin derin düşünmeye başladı. Arkadaşlarını seven, onlara değer veren, onlar için her türlü fedakarlığı yapabilecek biriydi Ahmet. Uzun zamandır bütün ilgisini, zamanını ve bedelini arkadaşlarına vermişti. Nasıl bu kadar seçeneksiz kaldığını düşündü. “Hayatımda önemli anlarımı paylaşacağım, birlikte eğlenip kutlama yapacağım kişiler arkadaşlarımdı. Onlar olmayınca şampiyonluk başarımı dahi kutlayamıyorum. Benim hayatımda başka kimse yok mu?” diye düşündü.Oysa ki kısa zaman öncesine kadar onun eve gelişini büyük bir özlemle bekleyen eşi, ona düşkün olan çocukları vardı.
Peki Ahmet ne yapmıştı ?
Eşini ve çocuklarını hayatından uzaklaştırarak, kariyerinin zirvesine ulaşmak için engellerini kaldırdığını sanmıştı. Varsa yoksa iş nedeniyle sık sık gittiği, yurtdışı seyahatleri vardı. Satranca olan ilgisi nedeniyle geri kalan zamanlarını da satranca ayırırdı.
Aslında satranca olan ilgisi bile işindeki kariyer hırsından kaynaklanıyordu.
İş hayatındaki kariyer yolculuğunu satranç oyununa çok benzetiyordu.
Bu oyunda ustalaşıp, iş hayatında da doğru hamleleri yaparak, sektördeki rakiplerini alt etmekti amacı.
Ona göre, bu şekilde olmazsa kariyerinde de kalıcı olamazdı.
Yanlış yere bakıyordu ama farkında değildi.
İnsan hayatında dengeyi kaybedince hiçbir terazi doğru sonuç vermiyordu.
Evet, Ahmet kariyerinin zirvesindeydi ve üstelik katıldığı satranç turnuvasında çok başarılı olmuş kupayı da kazanabilmişti.
Elindekilere bakıldığında çok güzel imkanlara sahipti.
Son model arabası, cebinde kartları vardı. Kariyerinde zirvedeyken bir de satranç şampiyonluğu eklenmişti hayatına.
“Böyle bir hayatı kim istemez ki?” diye içinden sık sık geçirir, kendisiyle övünürdü.
Sonra? Nereye varmıştı o yol?
Bütün bu övünç kaynaklarıyla geldiği yer yalnızlıktı Ahmet'in.
Ne zaman fark etmişti bunu?
Hayatının amacı haline getirdiği kariyerini ve satranç şampiyonluğunu kutlayacak kimseyi bulamadığında bilinci açılınca.
Canı acımıştı ama gerçeği de anlamıştı.
"Ben ne yaptım?"
"Hayatımdan kimleri uzaklaştırdım, kimleri yakınlaştırdım?" diye sordu kendisine.
Daha önce bu soruları hiç düşünmemişti.
Boşlukta gibi hissediyordu.
Bu duyguya bir türlü anlam veremiyordu.
Ne yapmıştı ?
Kariyerine, şampiyonluğa ve bugün sahip olduklarına ulaşabilmek için onu seven eşini ve çocuklarını bırakmış, kendini onlara adamıştı.
Bu sefer hamleleri doğru çıkmamıştı. Düşündükçe zihninde sorular belirmişti.
"Neyi, ne için terk ettim?"
“Ne kazandım ne kaybettim?”
“Beğenilme, onaylanma, kabul görme, böbürlenme ve hırs gibi isteklerim beni ne hale getirdi?"
Ahmet, gerçek başarının bunlar olmadığını, içinde büyük bir pişmanlık hissederek anlamıştı artık.
Gerçek başarı hayatın kurallarını koyanı tanımaktan ve onun sorumluluğunda olan emanetlere sahip çıkmaktan geçiyordu.
Artık kendini beğendireceği asıl yerin sosyal çevresi ve arkadaşları olmadığını anlamıştı.
Evet!
"Satranç oynarken doğru hamleleri yaparak ilerlersen seçeneklerini artırırsın. Hayat da böyle!
Hayatın da kuralları var." dedi içinden ve hangi kuralları ihlal ettiğini düşünmeye başladı.
"Ne yaptım da kendimi bu kadar seçeneksiz bıraktım?"
"Kendimi bu hayatta yapayalnız bırakacak hamleleri doğru hamleler zannederek ilerledi? "
Oysa, nasıl ki sadece fil, vezir, at, piyon taşları tek başına satrançta oyunu kazanmaya yetmiyorsa, gerçek hayatta da sadece bir yerde var olmaya çalışmak başarılı olmaya yetmiyordu.
Bu şekilde başarılı olunamayacağını anlamış ve çözümü bulmuştu.
Ahmet her taşını doğru ilerleteceği, her hamlesinde doğru stratejilerden faydalanacağı hayat sahnesindeki oyununda şampiyon olmaya niyet etti. Oturduğu banktan kalkarak aracına binip en doğru kapıya, evine yöneldi. Başarılı bir hamle yapmanın verdiği özgüvenle kapı ziline bastı.
Kapıyı açan kızına ve sesini duyduğunda kapıya koşan küçük oğluna kupayı uzattı.
Biraz geride bekleyen eşine doğru elinde çiçekle yürüdü.
İçindeki huzurdan ve sakinlik halinden anladı doğru yerde olduğunu.
Dua ediyordu bir yandan da
" İNŞALLAH geç kalmamışımdır" diye.
İnşAllah geç kalmayız ... emeğinize sağlık
YanıtlaSilInşaAllah geç kalmamışızdır ne doğru bir temenni ve dua. İç sızlatan şahitlikler vardır hayatımızda bunları toparlamak için inşaAllah geç kalmamışızdır. Yüreğinize sağlık
YanıtlaSilBozulmuş denge, aşırılıklarla dolu hayat ve mutsuzluğa vardiran beklenti...
YanıtlaSilHepsini toparlayacak ana kapıya varabilme niyetiyle 🌸
Cok dogru insan bir yere odaklanınca ve sadece oraya bedel ödeyince asıl yakınlaşması gereken yerden uzaklaşıyor. Dengeyi kaybediyor. Hayati dengede yaşayabilmek için de dogru yere doğru bedel ödemek. Teşekkürler kaleminize sağlık :)
YanıtlaSilİnsan hayatında dengeyi kaybettiğinde , hiç bir terası doğru sonuç vermiyordur. Çok etkileyicimi bir yazı olmuş.
YanıtlaSilElimizdekilerin kıymetini bilmek, payına düşene razı olmak nasıl bir iç huzur veriyor insana keşke anlayabilsek, o zaman hırs göstermekten, sonuç odaklı olmaktan da vazgeçip tatmin olmaya başlarız. Kaleminize, yüreğinize, zihninize sağlık:)
YanıtlaSil"Gerçek başarı hayatın kurallarını koyanı tanımaktan ve onun sorumluluğunda olan emanetlere sahip çıkmaktan geçiyordu."
YanıtlaSilNe güzel bir cümle... Samimi bir yazı olmuş. Teşekkürler :)
İnsan yalnız bırakılmadan, canı yanmadan gerçeğin farkına varamıyor. Çevremiz kalabalıkken de çok geç kalmadan gerçeklerin farkına varabiliriz inşALLAH.
YanıtlaSilKaleminize sağlık, "Kendimi bu hayatta yapayalnız bırakacak hamleleri doğru hamleler zannederek ilerledi? " ne çok yapıyoruz bunu.
YanıtlaSilSomut hedeflerin insanı mutlu edeceği yanılgısı içinde, gerçek başarıyı farkedebilmek ne büyük bir kazanım..Teşekkür ederiz.
YanıtlaSilİNŞALLAH geç kalmayız. Fark ederiz
YanıtlaSilDoğruyu ve yanlış yere ödenen
bedelleri. Doğru yere doğru zamanda dogru bedelleri ödemek dileğiyle. Emeğinize sağlık.
İnşAllah geç kalmayanlardan oluruz... Kaleminize, yüreğimize sağlık 🍃
YanıtlaSilahmet yine de doğru hamleyi bulabilmiş. doğru hamleyi bulamadan kendini satranç şampiyonu sanan insanlardan olmak ne kadar yıkım dolu. harika bir yazı, kaleminiz gül olsun.
YanıtlaSilVar olmaya çalıştıkça insan yok olmaya mahkum oluyor. Hayatımızdaki dengeyi kaybetmeyiz insAllah. İş evet önemli fakat asıl elde tutması gerekilen olgu aile. Umarım geç kalmadan herkes bunu anlar.
YanıtlaSilEvet denge çok önemli elinize sağlık 😊
YanıtlaSilKaçırdığımız bir detaya değinmiş yazar. Sağolsun.
YanıtlaSilElinize sağlık. İnşAllah geç kalmayız.
YanıtlaSilM.A.Çakır
YanıtlaSilkeşkeler çok boş bir cumle
sağlikli ve ihtiyaç gideren bir bilin versin bizlere elinize sağlik
nereye çok konsantre olsak zıddından uzaklaştık.. İnsan dengeye gelmedikçe doğru hamleyi nasıl yapabilir ki?.. emeklerinize kaleminize sağlık🌸
YanıtlaSilHayatta her şey ama her şey denge üzerine kurulurken. Yeryüzü ve gökyüzü arasında ki her şey denge ile başlamış devam ederken. Ya insan ?
YanıtlaSilDengeyi kaybettiğinde insanoğlu onun için hiç bir terazi doğru sonucu veremiyor, göstermiyor hakketten.
Emeklerinize sağlık.
Çok güzel bir yazı olmuş 👏🏻
“Ne yaptım da kendimi bu kadar seçeneksiz bıraktım” çok üzücü
YanıtlaSilTeşekkür ederiz :) Ellerinize sağlık
YanıtlaSilİçtenlikle okuduğum çok anlamlı bir yazı olmuş emeklerinize sağlık...
YanıtlaSilBizi seven, emek veren insanlara inşaALLAH geç kalmamışızdır.
İnsan hayatında dengeyi kaybedince hiçbir terazi doğru sonuç vermiyordu. Ağzınıza sağlık insan kaybettiğinin farkına varmadan zamanın hızla geçmesi.
YanıtlaSilTek bir konuda başarılı olmak başırı bir insan olmaya yetmiyor…
YanıtlaSilÇok etkilendim kaleminize sağlık 🌸
İnsan kaybedince bir konudan kayıpta sanabiliyor, dengeler bozuldumu ipin ucu kaçıyor. Kaleminize sağlık
YanıtlaSilElinize emeğinize sağlık çok güzel bir çalışma
YanıtlaSil"Gerçek başarı hayatın kurallarını koyanı tanımaktan ve onun sorumluluğunda olan emanetlere sahip çıkmaktan geçiyordu."
YanıtlaSilKaleminize sağlık🌿
Elinize sağlık çok güzel 😊
YanıtlaSilKaleminize sağlık 😊
YanıtlaSilSebiha
YanıtlaSilDilerim ki geç kalmamışımdır denge için..Dengenin iyi olduğunun farkında olup icraate geçirmek zor.
İnsan hayatında dengeyi kaybedince hiçbir terazi doğru sonuç vermiyordu.
YanıtlaSilAslında tüm mesele doğru noktaya açlığımızı yerleştirmekte o doğru olursa o zincir ne güzel tamamlanıyor hedefini doğru belirleyebilirsen eğer hamlelerinin de o doğrultuda gerçekleştirdiğin an huzur kaplar içini .. inşallah hamlelerimiz bizi kalıcı gerçek mutluluğa götürür ..
YanıtlaSilHayatımızda ne kadar çok şeyi kaçırıyoruz farketmeden ama anlıyorum ki hiç birşey için geç değil .Güzel yazılarınızla hayatıma küçük ama kıymetli şeylere dokunduğun için teşekkür ederim….
YanıtlaSilSevda Tamer
YanıtlaSilÇok doğru tespitler
YanıtlaSil"İnşAllah geç kalmamışızdır."
YanıtlaSilİnşALLAH her daim geç kalmayanlardan olalım 🤲🏻 Çok güzeldi keyifle okudum emeğinize sağlık💐
YanıtlaSilSadece bir yerde var olmaya çalışmak var olmaya yetmiyor. Tek bir cümle neler anlatıyor.. yüreğinize sağlık.
YanıtlaSilNeyi ne için yaptım 😊
YanıtlaSilElinize sağlık çok güzel 😊
YanıtlaSilEmeğinize sağlık çok güzel 😊
YanıtlaSilİnsanın hayatındaki zararların neresinden dönse kardır. Bunun için bilinç açıklığına ihtiyacı var. InsALLAH hep bilinci açık ,öykülerini buyuttugü bir hayatta şehitliğimiz artar.
YanıtlaSilÇok samimi bir yazı, emeğinize sağlık
YanıtlaSilElinize sağlık 🌸
YanıtlaSilİnsan hayattaki anlam ve amacını neden yaratıldığını unuttuğu zaman Sahte gerçek olmayanın peşinden gidiyor maalesef
YanıtlaSilRabbim farkında olması için bir imtihana tutuyor
İnsan ya anlıyor ya da o girdabın içinde kaybolup gidiyor maalesef
Allahlı ve anlamlı emanet bilinciyle
Yaşayanlardan eylesin Rabbim bizi
Hep böyle hemencecik anlasa insan
YanıtlaSilKıymetlilerimiz ne kadar kıymetli İnşAllah Hiçbirimiz geç kalmamışızdır
YanıtlaSilTek bir yere değil ihtiyaç olan yere, yerlere bedel ödemek olgunlaştırıyor insanı. Biz de İnşallah doğru yere bedel ödeyenlerden oluruz
YanıtlaSilDengeyi bozuldukça doğru yere varamaz insan .. InşaAllah hiç geç kalmayalım 🌻
YanıtlaSilİnsan bir yere vakit ayırdıkça kendisini oraya taşıyan diğer yerdeki bedellerine, oradaki kazanımlarına sırt çevirebiliyor. O nedenle önce hedefler ve bu hedeflere uygun bedeller gerek. Aynı zamanda bizi oraya taşıyanlara da vefa...
YanıtlaSilİnşaALLAH doğruları görmekte geç kalmayız
YanıtlaSil