HANGİ ÇAĞDA YAŞIYORUZ?
Nilda öğretmenler odasının bahçeye bakan tarafına oturmuş çocukları izliyordu. İzlerken aklında hep Filistinli çocuklar vardı. Onların yaşama hakkı bile ellerinde alındı. Onların da okula gitmek arkadaş edinmek gibi bir sürü hayali vardı diye düşündü kendi kendine.
Nilda bir lisede tarih öğretmenliği yapıyordu. Her fırsatta çocuklara savaşı ve soykırımı ayrıştırmaları için detaylıca anlatıyordu. Boykotun önemini vurguluyordu. Amacı gençlerin bu konular üzerine düşünmelerini sağlamaktı. İyice düşünsünler irdelesinler ki onlarda taraflarını belli edebilsinler… Çocuklar bu konuda farkındalığı arttırmak için “Filistin’e Destek“ Projesi hazırlamışlardı.
Bunu duyduğunda Nilda öğretmen çok mutlu olmuştu. Öğrenciler cep harçlıklarını birleştirip boykot ürünlerinin yer aldığı afişler broşürler bastırıp okuldaki tüm arkadaşlarına dağıtmışlardı. Dışarıdan bakıldığında küçük bir adım gibi görünse de bir öğrenci bir çok kişiye ulaşabilirdi. Annesi, ablası, abisi bir kişinin daha farkındalığı artsa… Yapılan zulme dur diyebilmek için büyük bir adımdı aslında…
Nilda öğretmen daha fazla ne yapabiliriz diye düşünürken dalıp gitmişti. Tam o sırada o meşhur markanın kahve bardağı ile içeri girdi Ayça öğretmen. “Yine yarım saat kahve sırası bekledim. Adamlar bu işi çok iyi yapıyor. Hep müşterisi var.” dedi. Nilda öğretmenle göz göze geldi ve ekledi;
“Nilda hocam boykot ediyor ama çok şey kaçırıyorsun hocam. Başka hiçbir marka böyle güzel kahve yapamıyor.”
İnsan neye inanırsa gerçeği o olur. Aslında birçok marka vardı iyi kahve yapan. O işe sadece o markanın iyi kahve yaptığına inandırmıştı kendini.
“Hocam mesele kahve değil aslında. Yapılan zulme tepki verebilmek…”
“Aman canım ben bir kahve almayınca savaş mı duracak? Hem bizim değil ülkenin bir şeyler yapması lazım.” diyerek geçiştirdi.
İnsan çıkarına uymayınca gerçeği reddeder.
Öğretmenler odasında ne zaman tarihten bir konu açılsa; "O zamanın savaşlarıyla bu zamanın savaşları bir değil. Hangi çağda yaşıyoruz? Top tüfek yok teknoloji var artık." diyen insanlar boykot konusu açıldığında bunun gereksiz ve işe yaramayacağını söyleyebiliyordu. Kimse konfor alanının dışına çıkmak istemiyordu…
Gerçeği görüp doğru tepki verebilmek ümidiyle…
Deneyimsel Tasarım Öğretisi Nedir?
“İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri, en büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi; Aynadaki kişi… Tek başına neler yapabileceğini keşfet! ”
Yahya Hamurcu
Filistin’le ilgili çok güzel bi yazı olmuş.Gerçeği görüp doğru tepkileri verelim inşaALLAH
YanıtlaSilİnsan konfor alanından çıkamayınca doğruyu göremez ve irdeleyemez. Boykot yapmanın önemi ne kadarda önemle anlatılmış.
YanıtlaSilElinize emeğinize yüreğinize sağlık…
Merve Ay.. gerçeği görüp doğru tepki verebilenlerden olabilmek dileğiyle.. insana seçme hakkı verilmişti oysa…
YanıtlaSilEvet belki biz o zülme tek başımıza engel olamaya biliriz.Ama inşALLAH Hz İbrahimin ateşine şu taşıyan karınca gibi tarafımızı belli edenlerden oluruz.
YanıtlaSilGerçeği görüp tepki vermek bile insanlara kadar uzaktan ve kendilerinde olmayan bir şeymiş gibi geliyor ki.. İletişim kurmak, göz göze gelmek gerçekle istenmez oldu..
YanıtlaSilNe yazık ki...
İnsanın en büyük düşmanı Aynadaki kişi. Ne kadar da doğru. Azın coklugunun farkına varabilmek dileğiyle....
YanıtlaSilToplumu ilgilendiren herkesin az çok sorumlu olduğu konularda sorumluluk almayıp suçu başkasına yüklemek, yetkililerin eylemde bulunmasını beklemek, insanoğlunun potansiyeline yakışmayan bir davranış...
YanıtlaSilAh insan neyi sevdiğini keşke anlayabilseydi... Basiti önemsetmeyen nefsimin isteklerinden başka bir şey değildi... Anlık karlı gözüken her şey uzun vadede insana zarar verir.
YanıtlaSilÇağ değişse de gerçekler değişmezki, değişen malesef insanın bitmek bilmeyen istek ve arzuları
YanıtlaSilGercegin er yada gec ortaya cikma ozelligi vardir. Elinize saglik
YanıtlaSilGercegin er yada gec ortaya cikma ozelligi vardir. Elinize saglik
YanıtlaSilKomşusunda yangın varken bir damla suyu çok görüp yardım etmeyene, hayatta aynı ateşle cevap verir. Sadece şu an komşuda ki yanğını seyr ettiği için, kendi canı acımadığı için o yangının onun da evine geçeceğini farkında değil.
YanıtlaSilBilinci açık, gerçeği gören ve tepkisini de ona göre verebilecek irade gücü olan insanlardan olmak, olabilmek…Nasip olsun inşAllah🍉
YanıtlaSilGeçenlerde bir video gördüm. İsrail askeri üniforması giymiş biri malum kahvecide oturan adama "bize verdiğiniz destekten dolayı size teşekkür etmek için bu plaketi vermek istiyoruz" diyerek adama bir plaket uzattı. Bir süre kalakaldıktan sonra adam "ama onlar da topraklarını sattı, bunu hak ettiler, bizlik bir mesele yok" dedi ve fıkra burada bitti :(
YanıtlaSil*"Adam" kelimesi sadece cinsiyet belirtmek için kullanılmıştır.
‘Kim isteklerine söz geçirebiliyor ki zaten’ dedi egosu, her nefsine tutsak olmuş insana…
YanıtlaSilVe sonra tüm isteklerini birbir yaptırarak…
Bir insandan ne olacak ki’ ninnisini söyledi her uyanışında, o insana…
Zihin kıyasla çalışır…
YanıtlaSilGeçmişe baktığımızda şunu da biliyoruz. Bir karınca yönünü belli etmek için ağzında bi damlacık suyla ateşe gitti… “Aman benimle, ağzımdaki bi damla suyla ne olur ki” demedi…
Anlayana büyük bir kıyas bu kıssa, anlamayana ne çare…
Mükemmel bir yazı.. kaleminize sağlık..
YanıtlaSilALLAH bu konuda bize bilinc acikligi versin... Unutturmasin yasanilanlari...
YanıtlaSilVe insan! herkes yapıyor sen mi kurtaracaksın dedi ve vicdanının sesini durdurdu.
YanıtlaSilKaleminize sağlık çok güzel bir yazı olmuş. Rabbim unutturmasın
YanıtlaSilİnsan öyle bir canlı ki bir şeyler başına gelmeden sorun yokmuş gibi davranır… halbuki o başına gelecek şeyi hafifletecek olan başına gelmeden neler yaptığı değil mi?.. kaleminize sağlık 🌸
YanıtlaSilInsan yaptığı bir şeyin aslında kendine olduğunu hiç anlamadı.. Bir benle mi olacak dedi, küçüğü de önemsemedi.. Ne acı ki her şey o küçücük 1 ile başladı...
YanıtlaSilTarafını belli edenlerden olmak nasip olsun🌻
YanıtlaSilGerçeği görüp doğru tepki vermek ne güzel ifade. Çünkü herkes gerçeği görür ama işine gelmez. Yüreğinize sağlık
YanıtlaSilİnsanlar sistemin oluşturduğu sahte bir hayatin icinde yaşadıkları için malesef gerçeği de göremez hale geldiler.
YanıtlaSilNe güzel özetlenmiş, emeğinize sağlık
YanıtlaSil"Ne olacak canım!.." dediğimiz ne varsa safımızı hep oradan belli etmemiz istendi...
YanıtlaSil